23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, tüm dünyadan gelen ziyaretçiler çocuklar doyasıya eğlenirken ebeveynlerin sadece bugün çocuklarını sıkmadan bir gün yaşamalarına,
izin verdiği tek gündür. ATA'nın tüm dünyaya armağanı olan bu gün, balonların, müziklerin,
şekerlerin, gösterilerin ve sayamadığım bir çok şeyin teması çocuktur. Dünyanın kutladığı bugünü kutlayamayan çocuklarımızın ebeveynleri, çocuklarının üzerinden geçinen, onları çalışmaya mecbur bırakan,
eğlenmelerine izin vermeyip ticari obje gözüyle muamele yapan insan görünümlü antiloplardır onlar. 23 Nisan günü önlerinden çocuklar aileleriyle ellerinde pamuk şekerler balonlar geçerken soğuk mermere oturmuş önündeki tartıya birilerinin çıkıp para vermesini bekleyen bir çocuğun masumluğuydu beni bitiren.
Gözlerinin içindeki hala sönmeyen ışık, ellerindeki umutla 60 yaşındaki bir insana bile ders çıkarıcak niteliktendi. Ne yapılabilirdi ki? verilen bir iki liranın kurtarma yükümlülüğü neydi, parayı götürüp kime verecekti bu sorular ah bu sorular cevabı verilemeden mum gibi sönen sorulardı. Belki baktığı hasta bir ailesi vardı, belkide çocuk tacirlerinin elindeydi ne olursa olsun o sadece bir çocuktu. Sokakta koşturup düşmek, dizlerini kanatmak, şeker yemek, dondurma yemek, uyku saatlerini kaçırmak, akşama kadar oynayıp yorgun düşmek, ve en önemlisi bir çocuk saygısı görmek herkesin olduğu gibi onunda hakkıydı. Kim suçlu yada kim değil umrumda değil herkes suçlu, annesi suçlu babası suçlu ben suçluyum, sen suçlusun, o çocuğun önünden geçenler suçlu, millet suçlu devlet suçlu, iş adamları suçlu, yani o gün o çocuğun eğlenememesinin suçu herkestedir. O çocuktan büyüyüp sana bana ve vatanına yararlı olmasını bekleyip, peşin peşin yüküm verip geleceğin serserisi diyede mührü basan kafası 500 derece suda kaynamış tiplere tek söz olarak şunu söylüyorum, BOK SİNEĞİSİNİZ !!
doğru sölemişsin.
YanıtlaSil:)
antilop sözünü sevdim. duymamıştım.
:)
:))
SilMerhabalar,
YanıtlaSilSize katılıyorum ve "AYNEN ÖYLE" diyerek ben de içimi boşaltıyorum.
Selam ve dualarımla.